Ona çok şâkî olandan başkası yaslanmaz (atılmaz).
﴿15﴾ O ki (çok şâkî olan), (Hüsna’yı) yalanladı ve yüz çevirdi.
﴿16﴾ Çok takva sahibi olan ise ondan (narı telazzadan) uzaklaştırılacak.
﴿17﴾ O ki (en üst seviyede takva sahibi olan), malını verir, temizlenir.
﴿18﴾ Ve (takva sahiplerinin), bir kimseye (malını vermesi), O’nun (Allah’ın) katında, “bir ni’met karşılığı olsun” diye değildir.
﴿19﴾ O sadece, Yüce Rabbinin Vechi’ni (Zat’ını) ibtiga etti (diledi).
﴿20﴾ Ve o, yakında mutlaka razı olacak.
﴿21﴾
Bismillâhirrahmânirrahîm
Duhâ (kuşluk) vaktine andolsun.
﴿1﴾ Ve zifiri karanlık çöktüğü zaman geceye (andolsun) ki.
﴿2﴾ Rabbin seni terketmedi ve darılmadı.
﴿3﴾ Ve ahiret (bundan sonraki hayat), mutlaka senin için, evvelkinden (dünya hayatından) daha hayırlıdır.
﴿4﴾ Ve mutlaka Rabbin yakında sana verecek (ihsan edecek), böylece sen razı olacaksın.
﴿5﴾ Seni yetim bulmadı mı? Sonra (seni) (himaye edecek bir kimsenin yanında) barındırmadı mı?
﴿6﴾ Ve seni dalâlette buldu sonra hidayete erdirdi.
﴿7﴾ Ve seni yokluk içinde buldu sonra zengin kıldı.
﴿8﴾ Fakat bundan sonra yetimi kahretme (üzme).
﴿9﴾ Ve amma saili (bir şey isteyeni) bundan sonra azarlama.
﴿10﴾ Ve fakat, Rabbinin ni’metlerini artık anlat.
﴿11﴾
Bismillâhirrahmânirrahîm
Göğsünü senin için şerhetmedik mi (yarıp genişletmedik mi)?
﴿1﴾ Ve senden yükünü kaldırdık (kaldırmadık mı?).
﴿2﴾ Ki o (yük) senin sırtını bükmüştü.
﴿3﴾ Ve senin için, zikrini yükselttik.
﴿4﴾ O halde, muhakkak ki zorluk ve kolaylık beraberdir.
﴿5﴾ Muhakkak ki zorluk ve kolaylık beraberdir.
﴿6﴾ Öyleyse boş kaldığın zaman hemen intisap et.
﴿7﴾ Ve öyleyse Rabbine rağbet et (O’nu öv, hamdet, zikret, tesbih et).
﴿8﴾