Kur'an-ı Kerim Cüz-28 Sayfa-543
Kur'an-ı Kerim'in 543. sayfasında (58/MUCÂDELE-7) - (58/MUCÂDELE-11) arasındaki ayetler yer almaktadır.
Allah’ın göklerde ve yerde olan herşeyi bildiğini görmedin mi? Üç kişi arasında gizli bir konuşma olmaz ki, onların dördüncüsü O (Allah) olmasın. Ve beş kişi (arasında gizli bir konuşma) olmaz ki, onların altıncısı O (Allah) olmasın. Ve bundan daha azı veya daha çoğu, nerede olurlarsa olsunlar, mutlaka O (Allah), onlarla beraberdir. Sonra kıyâmet günü, yaptıklarını onlara haber verecektir. Muhakkak ki Allah; herşeyi en iyi bilendir.﴿7﴾ Gizli konuşmaktan nehyedilenleri (men edilenleri) görmedin mi? Sonra nehyedildikleri şeye dönüyorlar. Aralarında günah, düşmanlık ve resûle isyan konularında gizli gizli konuşuyorlar. Ve sana geldikleri zaman, Allah’ın selâmlamadığı bir şekilde seni selâmladılar. Ve kendi aralarında: “Öyle ise (o gerçekten peygamber ise) Allah, söylediklerimizden dolayı bize azap etmeli değil mi?” diyorlar. Onlara cehennem yeter. Ona yaslanacaklar (atılacaklar). İşte o varılacak yer ne kötü.﴿8﴾ Ey âmenû olanlar (Allah’a inananlar, îmân edenler)! Aranızda gizlice konuştuğunuz zaman artık günah, düşmanlık ve resûle isyan konusunda gizli gizli konuşmayın. Birr ve takva konusunda aranızda müşavere edin (görüşün). Ve kendisine haşrolunacağınız (huzurunda toplanacağınız) Allah’a karşı takva sahibi olun.﴿9﴾ Muhakkak ki necva (gizli fısıldaşma) şeytandandır, âmenû olanları (ölmeden önce Allah’a ulaşmayı dileyenleri) mahzun etmek içindir. Ve Allah’ın izni olmadıkça onlara bir darlık (sıkıntı) verecek değildir. Öyleyse mü’minler, Allah’a tevekkül etsinler.﴿10﴾ Ey âmenû olanlar! Meclislerde size: “(Oturmak için) yer açın!” denildiği zaman, o taktirde yer açın. Allah da size yer açar (genişlik verir). Ve: “Kalkın!” denildiği zaman hemen kalkın! Allah, sizden âmenû olanların ve ilim verilmiş olanların derecelerini yükseltir. Ve Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.﴿11﴾
543
أَلَمْ تَرَ أَنَّ اللَّهَ يَعْلَمُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الْأَرْضِ مَا يَكُونُ مِن نَّجْوَى ثَلَاثَةٍ إِلَّا هُوَ رَابِعُهُمْ وَلَا خَمْسَةٍ إِلَّا هُوَ سَادِسُهُمْ وَلَا أَدْنَى مِن ذَلِكَ وَلَا أَكْثَرَ إِلَّا هُوَ مَعَهُمْ أَيْنَ مَا كَانُوا ثُمَّ يُنَبِّئُهُم بِمَا عَمِلُوا يَوْمَ الْقِيَامَةِ إِنَّ اللَّهَ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ ﴿٧﴾ أَلَمْ تَرَ إِلَى الَّذِينَ نُهُوا عَنِ النَّجْوَى ثُمَّ يَعُودُونَ لِمَا نُهُوا عَنْهُ وَيَتَنَاجَوْنَ بِالْإِثْمِ وَالْعُدْوَانِ وَمَعْصِيَتِ الرَّسُولِ وَإِذَا جَاؤُوكَ حَيَّوْكَ بِمَا لَمْ يُحَيِّكَ بِهِ اللَّهُ وَيَقُولُونَ فِي أَنفُسِهِمْ لَوْلَا يُعَذِّبُنَا اللَّهُ بِمَا نَقُولُ حَسْبُهُمْ جَهَنَّمُ يَصْلَوْنَهَا فَبِئْسَ الْمَصِيرُ ﴿٨﴾ يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِذَا تَنَاجَيْتُمْ فَلَا تَتَنَاجَوْا بِالْإِثْمِ وَالْعُدْوَانِ وَمَعْصِيَتِ الرَّسُولِ وَتَنَاجَوْا بِالْبِرِّ وَالتَّقْوَى وَاتَّقُوا اللَّهَ الَّذِي إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ ﴿٩﴾ إِنَّمَا النَّجْوَى مِنَ الشَّيْطَانِ لِيَحْزُنَ الَّذِينَ آمَنُوا وَلَيْسَ بِضَارِّهِمْ شَيْئًا إِلَّا بِإِذْنِ اللَّهِ وَعَلَى اللَّهِ فَلْيَتَوَكَّلِ الْمُؤْمِنُونَ ﴿١٠﴾ يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِذَا قِيلَ لَكُمْ تَفَسَّحُوا فِي الْمَجَالِسِ فَافْسَحُوا يَفْسَحِ اللَّهُ لَكُمْ وَإِذَا قِيلَ انشُزُوا فَانشُزُوا يَرْفَعِ اللَّهُ الَّذِينَ آمَنُوا مِنكُمْ وَالَّذِينَ أُوتُوا الْعِلْمَ دَرَجَاتٍ وَاللَّهُ بِمَا تَعْمَلُونَ خَبِيرٌ ﴿١١﴾
٥٤٣